İtfaiyeciler IMM kameralarını kötüye kullanmakla suçlanıyor
Kağıthane İtfaiye Komuta Merkezi’nde görevli 3 çalışanın 2021 yılında İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne ait afet kameralarını kullanarak otel ve konutları kaydettikleri iddiasıyla yargılandığı davada savcı mütalaasını açıkladı. sanıklar SM ve Ü.Ç.’ye 3 yıl 6 ay hapis cezası verildi. “Zincirleme görevi kötüye kullanma” suçundan sanık OA’nın “görevi kötüye kullanma” suçundan 2 yıla kadar hapis cezası talep etti.
İstanbul 13. Asliye Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya tutuklu sanıklar OA, SM ve Ü.Ç katıldı. katıldı. Duruşma savcısı dayanak mütalaasında, sanıkların İtfaiye Komuta Merkezi’nde memur olarak çalıştıklarını, kendilerine isnat edilen suçu görevlerinin verdiği yetkiyi kullanarak işlediklerini, kamera kayıtlarından da bunun kanıtlandığını belirtti. bu suçu işlediklerini söyledi. Savcı, sanıklar SM ve Ü.Ç.’nin tutuklanmasını talep ederken, sanıklar SM ve Ü.Ç. “zincirleme görevi kötüye kullanma” suçundan 7 ay 15 günden 3 yıl 6 aya kadar; Sanık OA’nın “görevi kötüye kullanmak” suçundan 6 aydan 2 yıla kadar hapis cezasına çarptırılmasını talep etti. Mütalaaya karşı söz verilen sanıklar, mütalaayı kabul etmediklerini belirterek beraatlarını talep etti.
Mahkeme heyeti, karar için belgenin incelenmesine hükmederek duruşmayı erteledi.
İDDİAAT
İstanbul Valiliği Yönetim Kontrol Müdürlüğü, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin kamuya açık alanlarda kullandığı kameraların, Kağıthane İtfaiye Komuta Merkezi’nde görev yapan 3 sanık tarafından misyonun verdiği yetkiyi kötüye kullanarak kamuya ve kişilere zarar verdiği iddiası üzerine ön soruşturma yaptı. . Müfettişlerin incelediği görüntülerde, Taksim Kolayule ve Ataşehir’de Mayıs-Haziran-Ağustos ve Eylül 2021’de afet kamerasının amacı dışında kullanıldığı, ışıklı afet kameralarının yakın çekimlerinin yapıldığı belirlendi. Otelin ve binaların pencereleri ve içerideki insanlar. Kameranın bilgisayar operatörü tarafından sağa-sola, yukarı-aşağı hareket ettirildiği, yakınlaştırılıp uzaklaştırıldığı, görüntülerin afet kameralarının kurulma amacı ile ilgisi olmadığı belirlendi. Raporun ardından üç sanık hakkında soruşturma izni verildi. Sanıklar karara itiraz etti ancak Bölge İdare Mahkemesi 1’inci Ceza Dairesi itirazı reddetti.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca üç sanık hakkında dava açıldı. Hazırlanan iddianamede sanıklar SM, Ü.Ç. OA’nın, kurumun kullanıcı adı ve şifresi girilerek kullanılması gereken kameraları, görevinin gereklerine aykırı bir şekilde kullandığı belirtildi.
Sanık SM, kendisine yöneltilen iddiaları doğrulayan ve pişmanlığını dile getiren bir ifade verirken, sanıklar Ü.Ç. OA ve OA’nın kendilerine yöneltilen suçlamaları kabul etmediği belirtilen iddianamede, SM ve Ü.Ç. “Zincirleme görevi kötüye kullanmak” suçundan 7 aydan 3 yıl 6 aya kadar hapis cezası istendi; OA hakkında “görevi kötüye kullanmak” suçundan 6 aydan 2 yıla kadar hapis cezası istendi.
Öte yandan ön soruşturma raporlarında “özel hayatın gizliliğini ihlal suçu” da incelenmiş olsa da, tespiti mümkün olmadığından özel hayatın gizliliğini ihlal suçu için ayrı bir değerlendirme yapılmadı. Bu hatanın araştırıldığı olayda mağdur, kamera görüntülerinin uzak ve genel nitelikte olması nedeniyle şikâyete konu oldu. 15 işçi hakkında takipsizlik kararı verildi.
“ÖZEL HAYATIMLA İLGİLİ HİÇBİR VİDEO İZLEMEDİM”
Daha önce İstanbul 13. Asliye Ceza Mahkemesi’nde savunmasını yapan SM, “İzlediğim görüntülerde sadece namaz kılan bir kadın vardı. Diğerlerini bilmiyorum. Üstelik oynayan da bendim” dedi. En çok kamerayla. Gösterdiğiniz kişilerin özel hayatlarıyla ilgili hiçbir görüntüyü izlemedim.” ., “Kullanıcı adım bile yok. Hiçbirini izlemedim” dedi. Sanık OA, “İzlediğim görüntülerde hiç kimse yoktu” dedi.